Glutatyon Hamilelik Şansını Artırır Mı? Glutatyon, üç aminoasitten oluşan (glutamat, sistein, glisin) vücutta aslında doğal olarak bulunan bir moleküldür. Vücudu zararlı kimyasallara karşı koruyan glutatyon vücudun tüm sistemleri üzerinde verimli olarak çalışır. Burada üreme sağlığı en başta gelir ve doğurganlık arttırma konusunda ön plana çıkmaktadır. Bunun yanında Tip 2 diyabette glutatyon desteği sayesinde, insülin direncinin yenilmesinde, aşırı insülin salınımına nedeniyle oluşan inflamasyonun azaltılmasına ve oksidatif stresin düşürülmesine yardım eder.İnflamasyon vücudunuzun hasara karşı verdiği bir tepkidir. Kısa süreli olduğunda bu tepki koruyucuyken, sürekli hale geldiğinde bedeninize hasar vermeye başlar. Bunu engellemek için doğru beslenme ve doğru takviyelerin önemi büyük.

HAMİLELİKTE STRES YÖNETİMİ Stres özellikle kişiler üzerinde birçok etkisi olduğu bilinen bir durumdur. Yapılan birçok çalışmada ise hastalıklara belli bir temel hazırladığı bilinmektedir. Özellikle gebelik döneminde kişinin anne karnındaki bebeğini de etkileyen duygu durumları nedeniyle annenin özellikle olumsuz duyguları kontrol alması oldukça önemli. Hamilelik döneminde stres; kortizol hormonunu harekete geçiren ve anne karnındaki bebeğin sinir sistemini ve davranışsal gelişimini etkileyen bir durumdur. Özellikle pandeminin vermiş olduğu huzursuzluk, endişe ve kaygı nedeniyle stres yönetiminde bireyler daha da zorlanmakta. Gebe eğitimlerine katılmak, covid-19 haberlerini takip etmeyi bırakmak, düzenli uyku ,dengeli ve sağlıklı beslenmek, sosyal medyaya sınır koymak, yeni hobiler edinmek, düzenli egzersiz...

IVF NEDİR? In Vıtro Fertilizasyon yani IVF; halk arasında tüp bebek olarak bilinen bu yöntem yumurtanın sperm ile döllenmesinin vücudun dışında bir ortamda oluşması durumudur. Tüp bebek yöntemi birçok yardımcı üreme yönteminin başarısız olduğu durumlarda kullanılan bir yöntemdir. Tüp bebek; yumurtlama, yumurta toplama, toplanan yumurtalar ile spermin laboratuvar ortamında döllenmesi ve daha sonra rahme yerleştirilmesi ile ilerleyen bir süreçtir. Robert G.Edwards tarafından geliştirilen bu yöntem onun Nobel Ödülü almasını sağlamıştır. IVF yöntemi; tüplerin tıkanıklığı, menide sperm bulunmaması, sperm kalite bozuklukları, sperm veya yumurta sayısındaki yetersizlik, hormon bozuklukları, 12 ay boyunca gebelik sağlanmaması ve kadınlarda ileri yaş gibi durumlarda başvurulan bir...

Koenzim Q10 ve Doğurganlık Koenzim Q10 aslında vitamin gibi çalışan bir bileşiktir ve vücudumuz tarafından sentezlenmediği için hayli önemlidir. Sentezlenmeyen bu bileşik beslenme yoluyla alınmalıdır. Koenzim Q10 yağda çözünen ve hücrede mitokondride bulunur. Vücuda enerji sağlanması için koenzim Q10’e ihtiyaç vardır. Ayrıca bir antioksidan özelliğide vardır. Koenzim Q10 özellikle erkek üreme sağlığında sperm motilitesi (hareketliliği) üzerine etkilidir. Önemli oranda sperm hareketliliğini arttırdığı görülmüştür. Bunun yanında sperm yoğunluğu, morfolojisini olumlu yönde etkilerken sağlıklı sperm konsantrasyonunu da koruduğu görülmüştür. Kadınlarda ise koenzim Q10 desteğinin; yumurta kalitesi arttırmada, rahim duvarını kalınlaştırmada destek olabileceği görülmüştür. Bunun yanında yapılan birçok çalışmada poliskistik over sendromlu kadınlarda...